İSTANBUL ( ) AĞIR CEZA MAHKEMESİNE
DOSYA NO :
SANIK :
MÜDAFİ :
KONU : Savunmalarımızın sunulmasından ibarettir.
AÇIKLAMALAR
Müvekkil hakkında ,Türk Ceza Kanunu’nun 149/1.a,h,35,53,63 maddeleri uyarınca Gece Vakti Silahla Yağmaya Teşebbüs suçuna istinaden kamu davası açılmıştır. İşbu dilekçe ile isnat edilene suçlamalara ilişkin savunmalarımızı sunmaktayız.
1- OLAYDA YAĞMA SUÇUNUN YASAL UNSURLARI OLUŞMAMIŞTIR. SUÇ VASFININ DEĞİŞMESİ GEREKMEKTEDİR.
Müvekkil hakkında, Türk Ceza Kanunu’nun 149/1.a,h ,35 maddeleri uyarınca gece vakti silahla yağmaya teşebbüs suçuna istinaden kamu davası açılmışsa da , dosya kapsamı, mağdur ve sanık ifadeleri incelendiğinde suçun yasal unsurlarının oluşmadığı görülecektir. Şöyle ki ; olayda müvekkil yağma kastı ile hareket etmemiştir. İsnat edilen suçlamaları kabul etmemekle birlikte, mağdur ve sanık ifadelerine bakıldığında olayda, müvekkil ifadesinde de belirttiği üzere bir anlık düşüncesizce hareket ederek mağdurları yaralamıştır. Mağdurlara karşı yağma kastı ile hareket etmemiştir. Olay kapsamına ve mağdur ifadelerine bakıldığında da müvekkilin mağdurların telefonunu alma imkanı olmasına rağmen telefon veya herhangi bir eşya mağdurlardan almamıştır. Olayda müvekkil , suçlamaları kabul etmemekle birlikte, yaralama kastı ile hareket etmiştir.
Müvekkil işbu dosyada yağma suçundan ziyade mağdur ifadelerinde de belirtildiği şekilde yaralama suçundan yargılanmalıdır.
2- İSNAT EDİLEN SUÇLAMALARI KABUL ETMEMEKLE BİRLİKTE, OLAY GECE VAKTİ GERÇEKLEŞMEMİŞTİR. DOLAYISILA TCK 149/1.h UYGULANMAMALIDIR.
Türk Ceza Kanunu’nun Temel İlkeler ve Tanımlar Bölümü’nün 6. Maddesinin e bendinde gece vakti deyimi tanımlanmıştır. Buna göre ;
e) Gece vakti deyiminden; güneşin batmasından bir saat sonra başlayan ve doğmasından bir saat evvele kadar devam eden zaman süresi, olarak gece vakti deyimi tanımlanmıştır.
Güneşin olayın meydana geldiği tarihte saat: 16:47 ‘de battığı , olayın da mağdur ifadelerine göre 17:20 sıralarında gerçekleştiği düşünüldüğünde olayın gece vakti gerçekleşmediğinin kabulü gerekmekte ve TCK 149/1.h’nin uygulanmaması gerekmektedir.
3- İSNAT EDİLEN SUÇLAMAYI KABUL ETMEMEKLE BİRLİKTE, TCK 35. TEŞEBBÜS HÜKÜMLERİNİN UYGULANMASI GEREKMEKTEDİR.
İsnat edilen suçlamaları kabul etmemekle birlikte, söz konusu olay teşebbüs aşamasında kaldığı için TCK 35 hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.
3- İSNAT EDİLEN SUÇLAMAYI KABUL ETMEMEKLE BİRLİKTE ETKİN PİŞMANLIK HÜKÜMLERİNİN UYGULANMASI GEREKMEKTEDİR.
Müvekkil olay esnasında , telefonları alma imkanı olmasına rağmen telefonları almamıştır. Dolayısıyla yağma kastıyla hareket etmemiştir. Ancak; isnat edilen suçlamaları kabul etmemekle birlikte , biran yağma suçunun oluştuğu düşünülse dahi müvekkilin mağdurların telefonlarını alma imkanı olmasına rağmen almaması etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını gerektirmektedir.
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıkladığımız hal ve sebeplerle; müvekkil hakkında isnat edilen suçlamalardan BERAATİNE karar verilmesini saygılarımla vekaleten arz ve talep ederim.
SANIK MÜDAFİ
MAKALELER